SAPANCASPOR'DA NELER OLUYOR?

İşte Taylan'ın o yazısı:

"Sapancaspor ilçemizin 1 Numaralı markası, en değerli varlığı, en büyük takımı ve Sapanca'mızın en önemli simgesi, sporsever halkımızın gözbebeği, kısaca kırmızı çizgisidir. Ancak kulübümüz çok sıkıntılı bir süreç yaşıyor. Belirsizlikler ile dolu çalkantılı bir sezon geçiriyor. Her geçen hafta kan ve moral kaybediyor. Maalesef en vahimi hızla irtifa kaybediyor. Ancak hiç kimse gereken önlemleri almıyor ve sahip çıkmıyor. Sahip çıkanlara destek olanlara ise destek yerine şahsi konular, çekişmeler polemikler vb. yüzünden yardımcı olunmuyor. Sonuçta günün sonunda zararlı çıkan Sapancaspor'umuz oluyor.

Örnekleriyle gelişmeleri aktarayım. 1954 Kelkit maçı öncesi ilçemizin değerli İş İnsanı Fatih Fil moral motivasyon sağlamak amaçlı takımımıza özel yemek organize ediyor. İlçemizin değerli büyüğü İş İnsanı Faruk Bayraktar abimiz kendi cebinden 200 bin TL galibiyet primi vadediyor. Ancak bu destek icraatlarının hiçbirisi olumlu şekilde doping etkisi yapmıyor. Tribünler boş kalıyor, takımımız yalnız kalıyor. Rakiplerimiz deplasman atmosferi hissetmiyor, hakemler baskı altına alınamıyor. İç sahada her puan kaybı sonrasında tansiyon yükseliyor, olaylar çıkıyor. PFDK'dan para cezaları geliyor, kulübümüz maddi-manevi zarar görüyor ve daha fazla demoralize oluyor. Efeler 09 maçında öne geçiyoruz koruyamıyoruz, hemen kırılganlık yaşıyoruz 3-1 geriye düşüyoruz, 3-2'ye getiriyoruz son yarım saat hiçbir varlık gösteremiyoruz. Sapancaspor sadece takım performansı saha sonuçları (grup sonuncusuyuz ve en güçlü potansiyel küme düşme adayı takımız) olarak değil hem yönetim hem oyuncu kadrosu hem de komple camia olarak dibe vurmuş durumda. Hoca değişti, bazı mevkilerde oyuncular değişti, yeni transferler geldi ancak zihniyet değişmedi. Teorik anlamda felsefe ve kafalar hep aynı. Yapılan takviyeler panik transferleri olduğu için ihtiyaç bölgelerinde olan eksikleri kapatmadı sorunlara yeterince çare olmadı ve gerektiği seviyede verim alınamadı.

Tecrübe, bilgi, birikim anlamında hem teknik kadro hem de yönetim zayıf kaldı. Ahmet Seçgin hocamız henüz olumlu anlamda etki yapmadı, sistemini oturtamadı ayrıca disiplin açısından ağırlığını koyamadı. Mehmet Akyüz ile Erman Bulucu transferleri ise imza aşamasında yaşanan maddi pürüzler sebebiyle rafa kalktı. 2 oyuncu ile paket formül sistemiyle toplam 1 Milyon TL ile anlaşma sağlandı ancak son anda pazarlık amacıyla 200-300 bin TL imza parası ücreti düşürülmek istendi bu yüzden transfer yine şahsi ego ve tecrübesizlik yüzünden olumsuz şekilde sonuçlandı.

Sapancaspor 18 yıl sonra mucizevi şekilde çıktığı profesyonel ligden küme düşmez. Son olarak profesyonel bir spor kulübünün amatör zihniyetle yönetilmemesi, daha ciddi daha şeffaf bir zihniyetle yönetilmesi, futbolu bilen camiamızın içinden gelen Sapancaspor kulübümüzün dinamiklerini bilen daha tecrübeli güçlü akil insanlardan oluşturulacak yönetim kurulu oluşumuyla yönetilmesi ve daha fazla ilgi, sevgi gösterilmelidir. Son olarak destek olanlara yardım edilmelidir önü kesilmemelidir. Şahsi menfaatlere göre misilleme zihniyetiyle değil, Sapancaspor'umuzun iyiliği ve başarısı için hareket edilmelidir. Çünkü başka SAPANCASPOR yok..."

SAPANCA GAZETESİ