KIRKPINARSPOR BASIN AÇIKLAMASI

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"2015-2016 Sezonunun 8.haftasında kendi sahamızda oynadığımız Hacıkışlaspor maçını Şenol'dan gelen 3 ve Soner'in golleriyle kazanarak liderliğimizi sürdürmüş bulunuyoruz.

Lodos'un zaman zaman şiddetini arttırarak her iki takımın da oyun taktiğini olumsuz etkilediği anlar olsa da Hacıkışlaspor'a maç boyunca iyi futbol ortaya koyma adına sahada göstermiş olduğu gayretten ötürü teşekkür ediyor, bundan sonraki maçlarında başarılar diliyoruz.

Haftalar ilerledikçe özellikle de evimizde oynadığımız maçları hafta sonuna dair güzel bir sosyal etkinlik olarak görüp tribündeki yerini alan ve her maçımızda sayılarının biraz daha arttığını sevinerek takip ettiğimiz tüm seyircilerimize verdikleri destekten ötürü ayrıca teşekkür ederiz.

Sporsever halkımızın fikstür dolayısıyla kardeş kulüp Sapancaspor ile maçlarımızın aynı gün ve aynı saatlere denk gelmesinden kaynaklanan haklı tepkisini ve bu durumdan duyduğumuz rahatsızlığı Sakarya Amatör Spor Kulüpler Federasyonu'na iletmiş bulunuyoruz.

Kırkpınarspor yönetim kurulu olarak, spor yönetiminde öncelikli hedeflerden birinin de sporun izleyicisiyle daha çok buluşturulmasına yönelik organizasyonel faaliyetlerdeki doğru planlama olması gerektiğine vurgu yapan beklentimizi dile getirdik.

ASKF'nin önümüzdeki günlerde konuyla ilgili yapacağı düzenlemeyle sporsever halkımızın bu yöndeki beklentisinin karşılık bulacağını duyurmak isteriz.

Bazen skordan ziyade başka yönleriyle akılda kalan maçlar vardır. Dünkü müsabakamız bu tür maçlara örnek olabileceklerden bir tanesiydi.

Bu sezon ilk kez 90 dakika forma giyiyor olmasına rağmen oyunuyla bir bütünün önemli bir parçası olduğunun farkında bir performans sergileyen Sefa'nın gayretinden tutun da; Yunus'un oyuna girdikten sonra takıma zindelik getiren sade ve bir o kadar kendinden emin katkısına; attığı şık golle bu yılki gol şansızlığını kırarken ki sevincine hepimizi ortak eden Soner'in gayretinden; 77'de oyuna giren Yıldırım'ın kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonda gol şansını denemek yerine Manchester City'li Negredo'nun Kevin De Bruyne'a yaptığı efsane asisti hatırlatan bir pasla Şenol'un güzel oyununu hat-trickle taçlandırmasını sağlamayı tercih etmesine varıncaya kadar görülmeye değer öyle güzel anlar vardı ki.

Bu güzel anların hatırda kalmasında Emre'nin "Kalede her şey kontrol altında rahat olun" mesajı veren duruşuyla, Gökhan Önsal'ın sol ayağını defans önündeki bir bariyermişçesine kullanmasıyla, Kemal'in hem sporcu ahlakı ve hem de takımı her an oyunda tutmaya çalışan örnek kaptanlığıyla, Eymen'in savunmadaki kriz anlarını kontrollü bir şekilde çözmeye çalışma gayreti ve devamlılığıyla, Yusuf'un ve Erhan'ın oyuna ahenk katan oyun stilleri ve topa kadife tonlarda dokunuşlarıyla, Gökhan Eski'nin zor olanı yapmayı denemek yerine; basit olanı yapmaya çalışarak oyunu hızlandıran tarzıyla, Murat'ın her daim hiç kaybettiği pozitif tutumu ve doğruyu yapmaya çalışma ısrarıyla, Furkan'ın bir forvetin sessiz sedasız da işini görebilecek olduğunu her maçta farklı şekilde gösteren oyunuyla ve sevgili hocamız Mehmet Uçar'ın 'Amatör Futbol Profesyonel Sevgi Sloganımızın' eylemsel kanıtı olduğunu tüm davranışlarıyla gösteren örnek insanlığıyla yaptıkları katkıdan dolayı teşekkür etmek isteriz.

Büyük besteci Dimitri Sostakoviç'in Futbolun kitlelerin afyonu olduğunu düşünenlere cevap niteliğinde olan bir sözüyle bitirelim açıklamamızı. 'Futbol içinde barındırdığı estetik kaygılar ile kitlelerin balesidir.'

Bu oyuna saha içinde ve dışında katmak istediğimiz estetik kaygının devam etmesi dileklerimizle."